Ebu Saîd el-Hudrî der ki:

" Bakiyy kabristanında Sa'd b. Muaz'ın kabrini kazanlar arasında ben de bulunuyordum.

Kabri kazdığımız müddetçe, toprağın her damlasından, üzerimize misk püskürülüyordu! 223

Resûlullah aleyhisselam da, başucumuzda bulunuyordu.

Kazı işinden boşalınca, kabrin yanına su ve kerpiç hazırladık.

Kabri, Akıl b. Ebu Talib'in evinin yanında kazdık.

Bakiyy kabristanının halk ile dolduğunu gördüm." 224

Cabir b. Abdullah'ın bildirdiğine göre; kabrin içine Haris b. Evs b. Muaz ile Useyd b. Hudayr, Ebu Naile Silkân b. Selâme ve Seleme b. Selâme indi.

Peygamberimiz aleyhisselam, ayakta dikilmekte idi.

Sa'd b. Muaz kabre konulunca, Peygamberimiz aleyhisselamın benzi değişti ve üç kere " Sübhânallah! " dedi.

Müslümanlar da üç kere " Sübhânallah! " dediler.

Bakiyy kabristanı teşbih sesleriyle sarsıldı.

Bundan sonra, Resûlullah aleyhisselam üç kere tekbir getirdi.

Ashab da üç kere tekbir getirdiler.

Bakiyy kabristanı, getirilen tekbirlerle sarsıldı.

" Yâ Rasûlallah! Yüzünüzün değiştiğini ve üç kere 'Sübhânallah! ' dediğinizi gördük. Bunun sebebi nedir?" diye soruldu.

Peygamberimiz aleyhisselam:

" Arkadaşınıza kabri darlaşmış, onu öyle bir sıkışla sıkmıştı ki, eğer bundan bir kimse kurtulabilseydi, elbette Sa'd kurtulurdu!

Nihayet, Allah onu bundan kurtardı" buyurdu. 225

Bu hadiseyi İbn İshak'la Ahmed b. Hanbel'in de, biraz daha kısa olarak, kitaplarına kaydettikleri görülür. 226

Abdullah b. Ömer'in bildirdiğine göre; Peygamberimiz aleyhisselam o gün kabrin içine de inip kabrin genişlemesi için Allah'a dua etmişti. 227 Sa'd b. Muaz kabre konulurken, oraya gelen annesinin oğluna bakmasına engel olunmak istenilmişti.

Peygamberimiz aleyhisselam:

" Bırakınız onu! " buyurdu.

Anne hatun, kabre kerpiç örülüp üzerine toprak örtülünceye kadar baktı, durdu da:

" Allah katında ondan dolayı ecir dilerim! " dedi.

Peygamberimiz aleyhisselam, orada ona taziyede bulundu.

Müslümanlar kabrin üzerine toprak ittiler, toprağı düzelttiler ve sonra su serptiler.

Peygamberimiz aleyhisselam, kabrin üzerinde durup dua ettikten sonra, oradan ayrıldı. 228

Hazret-i Âişe:

" Resûlullah aleyhisselam ile iki arkadaşından [Ebu Bekir ile Ömer'den] sonra, Vefâtı Müslümanlara Sa'd b. Muaz'ınkinden daha ağır gelen bir kimse yoktur! 229

Ebu Bekir ile Ömer'in ona ağladıklarını odamdan işittim! " demiştir. 230

Yüce Allah ondan razı olsun!

-------------------------------------

223. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 528, İbn Sa'd, Tabakât, c. 3, s. 431, Zehebî, Siyeru a'lâmi'n-nübelâ, c. 1, s. 209, 214.

224. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 528, İbn Sa'd, Tabakât, c. 3, s. 431, 432.

225. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 529, İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 3, s. 431 , 432.

226. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 263, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 3, s. 360.

227. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 3, s. 433, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 206.

228. Vâkıdı, Megâzî, c. 2, s. 529, İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 3, s. 432, 433.

229. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 3, s. 433, Zehebî, c. 1, s. 214.

230. İbn Esîr. Kâmil. c. 2. s. 187.