Âmir; iri ve uzun boylu bir adamdı. Üzerine iki kat zırh gömlek giymiş, demirlere bürünmüş idi ve:

" Karşıma çıkacak kim var?" diyerek haykırıyor, kılıcını sallayıp duruyor ve Müslümanlara saldırmaya hazırlanıyordu.

Hazret-i Ali onu karşıladı. Bacaklarına Zülfikarla vurup çökertti ve başını gövdesinden ayırdı. 216

Merhab'a gelince; kendisi, Himyer Yahudilerindendi. 217

Hayberliler içinde, Merhab'dan daha cesaretli kimse yoktu. 218

Merhab, kendisine mahsus kalenin başkanı ve kumandanı idi. 219

Merhab, kardeşi Yâsir'in öldürüldüğünü görünce, silahlanıp askerleriyle birlikte kaleden dışarı çıktı.

Üzerine iki kat zırh gömlek giymiş, iki kılıç kuşanmış, başına da iki kat sarık sanrım işti. 220

Başına aspur boyasıyla boyalı Yemen işi221 bir miğfer, onun üzerine de yumurta biçiminde, taştan oyulmuş ikinci bir miğfer geçinin işti. 222

Merhab'ın karşısında, benim diyen en babayiğit adam bile dayanamazdı. 223 Kendisi, kızmış, köpürmüş bir puğur deve gibi idi. 224 Kılıcını sallayarak: 225

" Hayber halkı iyi bilir ki, ben, gelip çatan harplerin tutuştuğu, kızıştığı zamanlarda tepeden tımağa kadar silahlanmış, cesaret ve kahramanlığı denenmiş Merhab'ımdır! 226 Ben, kükreyerek geldikleri zaman, arslanlan bile kâh mızrakla, kâh kılıçla vurup yere sermişimdir! " diyerek recez söylüyor ve övünüyordu. 227

Hazret-i Ali de:

" Ben oyum ki, anam bana Haydar [Arslan] adını takmıştır.

Ben, ormanların heybetli görünüşlü arslanı gibiyimdir!

Sizi geniş ölçüde ve çarçabuk tepeleyici bir er kişiyimdir! " diye recez söyleyerek Merhab'ın karşısına dikildi. 228

Merhab; o gece, düşünde, kendisini birarslanın parçaladığını görmüştü. 229

Belki de, Yüce Allah, Merhab'a düşünü hatırlatmak ve kendisinin kalbine korku düşürmek için, Hazret-i Ali'ye recezini böyle söyletmişti.

" Korkanın elinde, silah taşımaya güç kalmaz" denilir.

Hazret-i Ali ile Merhab, karşılaşınca, birbirlerine kılıç vurdular.

Hazret-i Ali Merhab'ın tepesine kılıçla öyle bir darbe indirdi ki, 230 kılıç Merhab'ın siperlendiği kalkanını231 ve demirden miğferini kesti. 232 Başını ikiye ayırdı! 233 Dişlerine kadar işledi!

Karargâh halkı da kılıcın çıkardığı madenî, acı sesi işittiler. 234

Hayber karargâhında bulunan Hazret-i Ümmü Seleme de:

" Merhab'ın dişlerine kadar inen kılıcın çıkardığı madenî acı sesi, ben de işittim! " demiştir. 235

Merhab, cansız olarak yere düştü! 236

Merhab ve Yâsir öldürüldüğü zaman, Peygamberimiz aleyhisselam:

" Sevininiz! Hayber işi artık rahatı aştı, kolaylaştı! " buyurdu. 237

Hazret-i Ali, o gün, Yahudilerin ulu ve namlı kişilerinden sekizini öldürdü.

Müslümanlar da hücuma geçtiler. Yahudilerden, savaşan birçok kimseleri öldürdüler. Geride kalanlar da, bozguna uğrayarak kalelerine kaçıp sığındılar. Mücahidler de, kaçan Yahudileri takip ettiler. 238

-------------------------------------

216. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 657.

217. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 348.

218. Diyarbekri, Târîhu'l-hamîs, c. 2, s. 50.

219. Müslim, Sahih, c. 3, s. 1440, Taberî, Târih, c. 3, s. 94, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 220.

220. Diyarbekri, Târîhu'l-hamîs, c. 2, s. 50, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 2, s. 737.

221. Taberî, Târih, c. 3, s. 94.

222. Taberî, Târih, c. 3, s. 94, Diyarbekri, c. 2, s. 50, Halebî, c. 2, s. 737.

223. Diyarbekri, Târihu'l-Hamîs, c. 2, s. 50.

224. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 655.

225. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 52.

226. İbn Sa’d, Tabakât, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 2, s. 52, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1441, Hâkim , Müstedrek, c. 3, s. 39.

227. İbn İshak, İbn Hişam, c. 3, s. 347, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 357, Taberî, c. 3, s. 93, Heysemî, Mecmau’z-zevâid, c. 5, s. 150, Diyarbekrî, s. 2, s. 50, 51.

228. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 52, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1441, Taberî, Târih, c. 3, s. 94, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 39, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 6, s. 566, İbn Abdilberr, İstiâb, c. 2, s. 787, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 220.

229. Diyarbekri, Târihu'l-Hamîs, c. 2, s. 50, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 2, s. 738.

230. İbn Sa'd, Tabakât, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 358, Müslim, c. 3, s. 1441, Heysemî, Mecmau’z-zevâid, c. 6, s. 150.

231. İbn Esîr, c. 2, s. 220, Diyarbekri, c. 2, s. 50, Halebî, c. 2, s. 738.

232. Taberî, c. 3, s. 94, Diyarbekri, c. 2, s. 50, Halebî, c. 2, s. 738.

233. İbn Sa'd, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 52, Hâkim, c. 3, s. 39, Diyarbekrî, c. 2, s. 50.

234. Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 358, 359, Heysemî, c. 6, s. 150, Diyarbekrî, c. 2, s. 50.

235. Heysemî, Mecmau’z-zevâid, c. 6, s. 152.

236. İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 220.

237. Vâkıdî, Megâzî, c. 2. s. 657.

238. Diyarbekri, Târihu'l-Hamîs, c. 2, s. 51.