Peygamberimiz aleyhisselam; yanlarına miğfer, zırh gömlek ve mızrak... gibi askerî silahlarla yüz de at aldı.

Yüz atlı süvariyi önceden yola çıkardı ve onların başına da Muhammed b. Meslemeyi kumandan tayin etti.

Beşir b. Sa'd'ı da, silah kafilesiyle görevlendirdi.

" Yâ Rasûlallah! Kureyşîler, yolcu silahı olan, kınlarında sokulu kılıçlardan başka silahlarla yanlarına girmem ekliğim izi bize şart koşmuşlardı. Halbuki, sen silah taşımaktasın?" dediler.

Peygamberimiz aleyhisselam:

" Biz, o silahlan Harem'de Kureyşîlerin yanlarına sokacak değiliz.

Fakat, onlar yakınımızda, elimizin altında olacak!

Kureyş cemaatinden, bize yapılabilecek bir saldırıya karşı, silahlar yakınımızda bulunacaktır! " buyurdu.

" Yâ Rasûlallah! Bu hususta Kureyşîlerden korkuyor musun?" diye sordular.

Peygamberimiz aleyhisselam cevap vermedi, sustu.

Zü'l-huleyfie'y' gelindiği zaman, Peygamberimiz aleyhisselam süvarileri ileri sürdü.

Silah yükleriyle kurbanlık develeri de ileri gönderdi. 17

Peygamberimiz aleyhisselam, Zü'l-huleyfe'de, mescidin kapısında ihrama girdi18 ve telbiyeye başladı. 19

Peygamberimiz aleyhisselam, Müslümanlarla birlikte telbiye ederek Zü'l-huleyfe'den ayrılıp yollarına devam ettiler.

-------------------------------------

17. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 733, İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 2, s. 121.

18. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 733, İbn Sa'd, Tabakât, c. 2, s. 121, Diyarbekrî, Târîhu'l-hamîs, c. 2, s. 62.

19. Buhârî, Sahih, c. 2, s. 145.