Peygamberimiz aleyhisselâm; Bedir savaşından önce, bir gün, 547 üzerine Fedek işi saçaklı kadifeden palan vurulmuş bir merkebe binip (o sırada çocuk bulunan) Üsâme b. Zeyd'i de terkisine aldı. 548

Haris b. Hazrec oğulları mahallesindeki evinde hasta bulunan549 Sa'd b. Ubâdeyi ziyarete gitti.

Yolda, Abdullah b. Übeyy b. Selûl'e, 550 köşkünün gölgesinde oturduğu ve çevresinde de kavminden, 551 Müslümanlardan, putlara tapan müşriklerden ve Yahudilerden birtakım kimseler bulunduğu sırada rastladı ki, Abdullah b. Revâha da o mecliste bulunuyordu. 552

Peygamberimiz aleyhisselâm; Abdullah b. Übeyy b. Selûl'ü görünce, inip selamlamadan, görüşmeden geçmeyi uygun görmedi. 553

Merkebin durunca kaldırdığı toz meclisi kapladı.

Abdullah b. Übeyy kaftanıyla bumunu kapadı ve:

" Üstümüzü tozlatma! " dedi. 554

Peygamberimiz aleyhisselâm, merkepten inip onlara selam verdi. 555 Biraz oturdu. 556 Kur'ân-ı Kerim okudu. Orada bulunanları Yüce Allah'a imana ve İslâmiyete davet etti. 557 Allah'ı hatırlattı. Onları ahiret azabıyla korkuttu, ahiret nimetleriyle müjdeledi.

Abdullah b. Übeyy b. Selûl ise susuyor, hiç konuşmuyordu.

Peygamberimiz aleyhisselâm sözlerini bitirdiği zaman, 558 Peygamberimiz aleyhisselâma:

" Ey kişi! Senin bu söylediklerin hak ve gerçekse, bundan daha güzel birşey olamaz!

Fakat, sen bizim meclisimize gelip de bizi bununla rahatsız etme! Konakyerine git! Sana gelen olursa, bunları onlara anlat! 559

Evinde otur!

Sana gelmeyen kimseyi bununla rahatsız etme ve onun meclisine de, onun hoşlanmadığı birşeyle gelme! " dedi.

Abdullah b. Übeyy b. Selûl'ün yanında bulunan Müslümanlardan560 Abdullah b. Revâha ise:

" Hayır. 561 yâ Rasûlallah! 562 Sen onu bize getir!

Her zaman meclislerimize, evlerimize, barklarımıza buyur! 563

Bizi meclislerimizde onunla bürü! 564

Vallahi, o bizim sevdiğimiz şeylerdendir. Bize Allah'ın ikram ettiği ve bizi kendisine hidayet eylediği şeylerdendir. 565

Biz onu çok severiz! " der demez, Müslümanlarla müşrikler ve Yahudiler birbirlerine sövüp saymaya, vuruşmaya başladılar.

Hatta, birbirlerini öldürecek dereceye vardılar.

Peygamberimiz aleyhisselâm onları teskine çalıştı, yatıştılar. 566

Abdullah b. Übeyy b. Selûl; kavminden, o zamana kadar görmediği bir muhalefeti görünce, kendi kendine:

" Senin kölen senin hasmın olduğu zaman, zelil olur gidersin!

Seninle güreş tutanlar seni yıkarlar!

Şahin, kanadı olmadan, yerden fırlayabilir mi hiç?

Şayet bir gün onun yeleği kesilirse, o mutlaka düşer! " diyerek söylendi. 567

Bunun üzerine, Peygamberimiz aleyhisselâm, merkebine binerek Sa'd b. Ubâde'nin evine varıp girdi. 568

Abdullah b. Übeyy b. Selûl'ün söylediği söz, Peygamberimiz aleyhisselâmın yüzünde okunuyordu.

Sa'd b. Ubâde:

" Vallahi, yâ Rasûlallah! Ben senin yüzünde birşey görüyorum!

Sanki, hoşuna gitmeyen birşey işitmiş gibisin! ?" dedi.

Peygamberimiz aleyhisselâm:

" Evet! Öyle oldu. 569

Ey Sa'd! Ebu Hubab'ın ne söylediğini duymadın mı?

O şöyle şöyle söyledi! " diyerek, 570 Abdullah b. Übeyy b. Selûl'ün söylediklerini Sa'd b. Ubâde'ye haber verdi. 571

Sa'd b. Ubâde:

" Yâ Rasûlallah! 572 Sen ona yumuşak davran! 573 Onun kusurunu affet!

Sana Kitabı indiren Allah'a yemin ederim ki; Allah'ın iradesi sana peygamberlik vermek suretiyle tecelli etti.

Halbuki, şu beldeciğin (Medine'nin) halkı İbn Übeyy'e taç giydirmeye ve tacın üzerine de krallığa mahsus sarık sarmaya hazırlanmış bulunuyorlardı.

Fakat, Allah, sana ihsan buyurduğu peygamberlik hakkı ile, onların bu tasavvurlarını imkânsız hale koydu.

Bu mahrumiyetle, İbn Übeyy mahzun ve mükedder oldu.

Yâ Rasûlallah! İşte bu kederle, İbn Übeyy gördüğünüz çirkin harekette bulunmuştur. 574

Vallahi, o umup durduğu krallığı kendisinden senin soyup aldığın görüşüne kapılmıştır. 575

Sen onu af buyur! " dedi.

Peygamberimiz aleyhisselâm da affetti. 576

Zaten, Peygamberimiz aleyhisselâm da, ashabı da, Yüce Allah'ın bu husustaki buyruğuna577 uyarak gerek müşriklerin, gerek Kitab Ehli olanların kusurlarını affediyor, işkencelerine katlanıyorlardı.

Nihayet, Yüce Allah onlarla savaşmaya izin verince, Bedir savaşı yapıldı.

Böylece, Yüce Allah Kureyş kâfirlerinin ulularını, azılılarını orada öldürdü.

Bunun üzerine, putlara tapan Medineli müşriklerden, İbn Übeyy'le birlikte hareket eden kişiler

" Artık, bu, zafer ve galebenin ona yöneldiğini açıkça gösteren bir vakıadır! " diyerek Peygamberimiz aleyhisselâma İslâmiyet üzerine bey'at edip Müslüman olmak zorunda kaldılar. 578

Abdullah b. Übeyy b. Selûl de, kavminin böyle kendisinden ayrılıp uzaklaştığını ve İslâmiyete sarıldığını görünce, kalbinde taşıdığı olanca nifakı ve düşmanlığıyla birlikte, istemeyerek İslâmiyete girmek zorunda kaldı. 579

-------------------------------------

547. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahîh, c. 5, s. 174, Müslim, Sahîh, c. 3, s. 1422.

548. İbn İshak İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 236, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahîh, c. 5, s. 172, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1422.

549. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahih, c. 5, s. 172, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1422.

550. İbn İshak İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 236, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahih, c. 5, s. 172, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1422.

551. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 236, 237.

552. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahih, c. 5, s. 172, 173, Müslim , Sahih, c. 3, s. 1422, 23.

553. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

554. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahih, c. 5, s. 173, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1423.

555. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

556. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

557. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

558. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

559. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahih, c. 5, s. 173, Müslim, Sahîh, c. 3, s. 1423.

560. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

561. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahîh, c. 5, s. 173, Müslim, Sahîh. c. 3, s. 1423.

562. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahîh, c. 5, s. 173, Müslim, Sahîh, c. 3, s. 1423.

563. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

564. İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

565. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

566. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim , c. 3, s. 1423.

567. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

568. Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

569. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

570. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 203, Buhârî, Sahîh, c. 5, s. 173, Müslim, Sahîh, c. 3, s. 1423.

571. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 237.

572. İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 238, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

573. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 238.

574. Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

575. İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 238.

576. Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhârî, c. 5, s. 173, Müslim, c. 3, s. 1423.

577. Bakara: 109, Âl-i İmran: 186.

578. Buhârî, Sahîh, c. 5, s. 172, Beyhaki, Sünenü'l-kübrâ, c. 9, s. 10, Kurtubî, Tefsîr, c. 2, s. 72, 73, Ebu'l-Fidâ, Tefsîr, c. 1, s. 436.

579. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 234, 235.