Ezan; lügatta, bil dirin ek; 140 şeriat dilinde ise, namaz vakitlerini, kendisine mahsus olan lafızlarla bildirmek demektir. 141

Müslümanları namaza davet için okunan ezan meşru olmadan önce, Müslümanlar davetsiz olarak biraraya toplanıp namaz vaktini beklerlerdi. 142 Namaz için nida edilmezdi.

Bir gün, bu husus hakkında konuşuldu.

Bazıları:

" Hıristiyanların çanı gibi, çan kullanılsın! "

Bazıları da:

" Çan olmasın da, Yahudilerin boruları gibi boru çalınsın! " dediler.

Hazret-i Ömer:

" Halkı namaza çağırmak için ne diye bir adam göndermezsiniz?" dedi.

Bunun üzerine, Peygamberimiz aleyhisselâm:

" Kalk ey Bilal! Namaz için seslen! " buyurdu. 143

Bundan sonra, Bilal-i Habeşî:

" Essalâte câmiaten=Cemaatle namaza! " diyerek halkı toplardı. 144

Müslümanlardan birisi de, Medine'nin sokaklarında:

" Essalât! Essalât! " diyerek koşa koşa dolaşır, Müslümanları namaza davet ederdi.

Davetin bu tarzı Müslümanlara zahmetli gelince:

" Yâ Rasûlallah! Namaza davet için, bir nâkus (çan) edinsek?" dediler.

Peygamberimiz aleyhisselâm:

" Bu, Hıristiyanlara mahsustur! " buyurdu.

" Boru edinip çalsak?" dediler.

Peygamberimiz aleyhisselâm:

" Bu da, Yahudilere mahsustur! " buyurdu. 145

" Yüksek bir yerde ateş yaksak?" dediler.

Peygamberimiz aleyhisselâm:

" Bu da, Mecusîlere mahsustur! " buyurdu. 146

Halkı namaza nasıl toplayabileceğini düşünürken, Peygamberimiz aleyhisselâma:

" Namaz vakti gelince, bir bayrak dik! Onu görenler birbirlerine haber verirler" denildi.

Peygamberimiz aleyhisselâm bunu da beğenmedi. 147

Hicretin birinci yılında, Peygamberimiz aleyhisselâmın mescidi yapıldıktan sonra, 148 Müslümanların kendilerini namaza toplayacak birşey düşündükleri ve içlerinden bazılarının boru, bazılarının da çan çalınması teklifinde bulundukları, 149 Peygamberimiz aleyhisselâmın ise bunların hiçbirisini benimsemediği sırada idi ki, 150 Ensardan Abdullah b. Zeyd b. Abdi Rabbih'e, rüyasında ezan gösterildi. 151

Abdullah b. Zeyd, Peygamberimiz aleyhisselâmın yanına gidip, rüyasını anlattı:

" Yâ Rasûlallah! Bu gece152 uyurken, elinde bir çan taşıyan, 153 üzerinde altlı üstlü iki parça yeşil elbise bulunan154 bir adam yanıma çıkageldi. Ona:

'Ey Allah'ın kulu! Bu çanı bana satmaz mısın?' dedim.

Bana:

'Onu ne yapacaksın?' diye sordu.

Ona:

'Halkı onunla namaza çağıracağız! ' dedim.

Bana:

'Ben sana bundan daha hayırlısını göstersem olmaz mı?' dedi. 155

'Olur! Göster! 156 Nedir o?' dedim. 157

Bana:

'Allâhu ekber! Allâhu ekber!

Allâhu ekber! Allâhu ekber!

Eşhedü en lâ ilahe illallah!

Eşhedü en lâ ilahe illallah!

Eşhedü enne Muhammederresûlullah!

Eşhedü enne Muhammederresûlullah!

Hayye alessalah!

Hayye alessalah!

Hayye alelfelah!

Hayye alelfelah!

Allâhu ekber! Allâhu ekber!

Lâ ilahe illallah! dersin'158 dedikten sonra, benden biraz uzaklaştı, sonra da:

'Namaza kalkacağın sırada da:

'Allâhu ekber! Allâhu ekber!

Eşhedü en lâ ilahe illallah!

Eşhedü enne Muhammederresûlullah!

Hayye alessalah!

Hayye alessalah!

Kad kametissalah!

Kad kametissalah

Allâhu ekber!

Allâhu ekber! ' dersin' dedi." 159

Abdullah b. Zeyd der ki:

" Sabaha çıktığım zaman, Resûlullah aleyhisselâmın yanına gittim.

Rüyada gördüğümü, kendisine haber verdim.

'İnşaallah, bu rüya hak ve gerçektir' buyurdu.

'Bilal ile kalk da, gördüğünü ona telkin et, ezberlet de, ezanı o okusun! Çünkü, onun sesi seninkinden daha yüksek, daha gürdür! ' buyurdu. 160

Bilal ile kalktım.

Ben ona telkin etmeye başladım, o da okumaya başladı." 161

Peygamberimiz aleyhisselâma bu hususta vahiy de gelmişti. 162

Hazret-i Ömer evinde bulunduğu sırada Bilal-i Habeşî'nin okuduğu ezanı işitir işitmez ridasını sürüyerek Peygamberimiz aleyhisselâmın yanına gelip:

" Ey Allah'ın Peygamberi! Seni hak dinle gönderen Allah'a yemin ederim ki, onun (Abdullah b. Zeyd'in) gördüğü şeyin tıpkısını ben de görmüştüm! " dedi.

Peygamberimiz aleyhisselâm, Allah'a hamd ettikten sonra: 163

" Vahiy seni geçti! " buyurdu. 164

Neccar oğullarından bir hatun, 165 Zeyd b. Sabit'in annesi Nevar Hatun166 derki:

" Benim evim, Mescidin çevresinde bulunan evlerin en yükseği idi. 167

Resûlullah aleyhisselâmın mescidi yapılıncaya kadar, 168 Bilal her sabah169 ezanı onun üzerinde okurdu. 170

Seher vakti gelir, onun üzerine oturur, şafak sökünceye kadar gözler, şafağın söktüğünü görünce, ayağa kalkıp:

'Ey Allah'ım! Sana hamd eder, Kureyş müşriklerinin Senin dinine karşı koymalarına, ayaklanmalarına karşı yardımını dilerim' derdi. 171

Vallahi, onun bu kelimeleri terkettiği bir tek gece bile bulunduğunu bilmiyorum. 172

Sonra, ezanı okumaya başlardı. 173

Mescid yapıldıktan sonra da, ezanı onun sırtında (üzerinde) okurdu. 174

-------------------------------------

140. İbn Esîr, Nihâye, c. 1, s. 34, Seyyid Şerif, Ta'rifât, s. 9.

141. Seyyid Şerif, Ta'rifât, s. 9.

142. İbn İshak. İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 154.

143. Abdurrezzak, Musannef, c. 457, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 2, s. 148, Buhârî, Sahih, c. 1, s. 150, Müslim, Sahîh, c. 1 , s. 285, Tirmizî, Sünen, c. 1, s. 363, Nesâî, Sünen, c. 2, s. 2, Dârimî, Sünen, c. 1, s. 214.

144. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1, s. 246.

145. Beyhakî, Sünenü'l -kübrâ, c. 1, s. 390, İbn Hibban'dan naklen Bedrüddin Aynî, Umdetu’l-kârî, c. 5, s. 103.

146. İbn Hibban'dan naklen Bedrüddin Aynî, Umdetu'l-kârî, c. 5, s. 103.

147. Ebu Dâvud, Sünen, c. 1 , s. 134, Beyhakî, Sünen ü'l-kübrâ, c. 1, s. 39.

148. İbn Abdilberr, İstiâb, c. 3, s. 913, İbn Esîr, Usdu'l-gâbe, c. 3, s. 247.

149. Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 455, 456.

150. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43.

151. Abdurrezzak, Musannef, c. 456, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 134, İbn Mâce, Sünen, c. 1, s. 232.

152. İbn İshak. İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 154.

153. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 154, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 134.

154. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 154, 155, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 461, İbn Ebi Şeybe, Musannef, c. 1, s. 203, İbn Mâce, Sünen, c. 1, s. 232, Dârimî, Sünen, c. 1, s. 214.

155. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 135.

156. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, c. 1, s. 135.

157. İbn İshak. İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 155, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 232.

158. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 135.

159. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 135.

160. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 135, İbn Mâce, Sünen, c. 1, s. 232, Dârimî, Sünen, c. 1, s. 214.

161. Ebu Dâvud, Sünen, c. 1 , s. 135.

162. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 155, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 456, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 273.

163. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 43, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 135.

164. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 156, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 456, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 273.

165. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 156, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 143, Beyhakî, Sünenü'l-kübrâ, c. 1, s. 425, Semhûdî, Vefâu'l-vefâ, c. 2, s. 529.

166. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 8, s. 420.

167. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 156, İbn Sa'd, Tabakât, c. 8, s. 420, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 143, Beyhakî, Sünen, c. 1, s. 425, Semhûdî, Vefâu'l-vefâ, c. 2, s. 529.

168. İbn Sa'd, Tabakât, c. 8, s. 420.

169. İbn İshak. İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 156, Semhûdî, Vefâu'l-vefâ, c. 2, s. 529.

170. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 156, İbn Sa'd, Tabakât, c. 8, s. 420, Ebu Dâvud, Sünen, c. 1, s. 143, Beyhakî, Sünen, c. 1, s. 425, Semhûdî, Vefâu'l-vefâ, c. 2, s. 529.

171. İbn İshak. İbn Hişam, c. 2, s. 156, Ebu Dâvud, c. 1, s. 143, Beyhakî, c. 1, s. 425, Semhûdî, c. 2, s. 529.

172. İbn İshak. İbn Hişam, c. 2, s. 156, Ebu Dâvud, c. 1, s. 143, Beyhakî, c. 1, s. 425.

173. Ebu Dâvud, Sünen, c. 1 , s. 143, Beyhakî, Sünen, c. 1, s. 425.

174. İbn Sa'd, Tabakât, c. 8, s. 420.