Hudeybiye muahede ve musalahasının yazdırma işi bittiği sırada idi ki, 434 Peygamberimiz aleyhisselam:

" Yanıma katılacak kişiler için de, bu yoldaki taahhüt ve şartlarımın tıpkısı vardır! " buyurunca, 435 Huzâalar ve Ka'b oğulları sıçraştılar ve:

" Biz Muhammed'in akdine ve ahdine girdik! 436

Yâ Rasûlallah! Biz senin yanındayız!

Bizim bu sözümüz, gerimizdeki kavmimizden olan kişilerin de adınadır! " dediler. 437

Kureyş müşrikleri de:

" Yanımıza katılacak olan kişiler için de, bizim bu yoldaki taahhüt ve şartlarımızın tıpkısı vardır" dediler. 438

Bunun üzerine, Bekir oğulları:

" Biz de, Kureyşîlerin akdine ve ahdine girdik! 439 Biz de Kureyşîlerin yanındayız! 440

Bizim bu sözümüz, gerimizdeki kavmimizden olan kişilerin de adınadır! " dediler.

Huvaytıb b. Abduluzzâ, Süheyl b. Amr'a:

" Şu dayılarının bize düşmanlıklarına bak! Onlar bizim yanımıza hiç uğramamışlar, bizden saklanmışlardı da, şimdi Muhammed'in akit ve ahdine girdiler! ?" dedi.

Süheyl b. Amr:

" Senin dediğin kimseler, bunlar değildir, daha başkalarıdır.

Muhammed'in akit ve ahdine girmiş olan şu kişiler ise, bizim akrabalarımızdan ve kavimlerimizdendirler.

Bunlar kendileri için bir iş seçmişlerse, biz onlara ne diyebiliriz, ne yapabiliriz?" dedi.

Huvaytıb b. Abduluzzâ:

" Bunlara karşı, biz de müttefikimiz olan Bekir oğullarına yardım ederiz! " dedi.

Süheyl b. Amr:

" Sakın! Bekir oğulları senden böyle birşey işitmesinler! Çünkü, onlar uğursuz, yaramaz kişilerdir. Huzâalara musallat olurlar. Muhammed de, müttefiki olan Huzâalara yapılandan kızar, aramızdaki muahedeyi bozar! " dedi.

Huvaytıb:

" Vallahi, sen zaten her zaman her yönden dayılarına bir pay çıkarırsın! " dedi.

Süheyl b. Amr:

" Sen, dayılanmın bana Bekir oğullarından daha kıymetli, daha üstün olduğunu mu sanıyorsun?!

Vallahi, Kureyşîler ne zaman birşey yapmışsa, ben de onu yapmışımdır.

Huzâalara karşı Bekir oğullarına bir yardım yapılacağı zaman, ben de ancak Kureyşîlerden bir kişiyimdir, o zaman, elimden geleni yaparım.

Kaldı ki, Bekir oğulları, bana dayı düşen şu kişilerden, soykütüğünce, daha yakındırlar. Bununla beraber, Bekir oğullarından senin de tanıdığın birtakım kimseler, heryerde ve bu cümleden olmak üzere Ukâz günü, bize hiç de iyilik etmiş değiller! " dedi. 441

-------------------------------------

434. Aynı kaynak.

435. Ebu Yusuf, Kitâbu'l-haraç, s. 210.

436. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 332, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 612, Belâzurî Ensâbu’l-eşrâf, c. 1, s. 350.

437. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 612.

438. Ebu Yusuf, Kitâbu'l-haraç, s. 210.

439. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 332, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 612, Belâzurî, c. 1, s. 350.

440. Ebu Yusuf, Kitâbu'l-haraç, s. 210.

441. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 612.